Düzenli Spora Başlamak

Spor tartışmasız bir insanın hayatında olmazsa olmazlarından bence.. Hele büyükşehirlerde yaşayan, yüksek iş temposunda çalışan benim gibi insanlar için hem gerçekleştirilmesi çok zor hem de gerçekleştirilmesi neredeyse zorunlu bir aktivite..

Son yıllarda kendi çapımca incelediğim çeşitli rahatsızlıkların birçoğunun en temel sebebinin aslında "Dolaşım bozukluğu" olduğunu söyleyen yorumlar okudum hep.. Sizce dolaşım bozukluğunu en iyi nasıl giderebilirsiniz? Tabi ki..

..spor yaparak.. Çünkü spor kalp atışlarını hazılandırarak vücuttaki kanı daha fazla dolaştırır böylece yeterli dolaşım yapılamayan yerlerin ihtiyacı da yavaş yavaş karşılanmaya başlar..

 

Evet sadece bu sebepten bile olsa hepimiz spor yapmalıyız, gençken insan bunu farketmiyor ama biraz da yaşlılığımızı düşünerek hareket etmeliyiz bana göre. Ancak bu konuyu bir kenara bırakırsak bizim milletimiz spora genelde bir türlü kurtulamadıkları göbekleri, incelmeyen ve sıkılaşmayan bacakları için gitmeyi tercih ederler.. Bu mantık bana "emniyet kemerini polis ceza kesmesin diye takmak" gibi geliyor..

Biz sporu sağlıklı yaşam için yapmalıyız, zaten bu mantıkla yaparsak ta sporu belirli bir süre için yapmak yerine bir ömür boyu sporu hayatımızdan çıkarmaz, hem sağlıklı yaşar hem de fit oluruz..

İşte ben bu düşüncelerle bu kez farklı bir şey denemek istedim ve yaz dönemi biterken eşimi ve kendimi yaşadığımız şehrin en iyi spor merkezine yazdırdım. Üstelik bütçesel olarak bir miktar sıkıntıya bile girdik denebilir..

Spor salonumuz oldukça güzel bir spor kompleksi, içinde yüzme havuzu, buhar odası, sauna, squash salonları, tenis kortları, güzellik salonu ve hatta bir cafenin bile bulunduğu bir ortam.

İlk başladığımız gün ikimizin de vücut kitle endeksleri yani vücudumuzun %kaçı yağ, %kaçı kas bunların görüldüğü bir ölçüm yapıldı. Daha sonra diyetisyen ile birebir görüşmeler yapıldı ve diyetisyen ikimize de ayrı ayrı diyet programları çıkardı.. Hemen ardından ise bizimle kişisel olarak ilgilenecek antrenörlerimiz ile bize özel çalışma programları çıkarıldı.. Evet buraya kadar herşey güzeldi, yani sunum kısmı başarılı geçti..

Ancak 2.günden itibaren şahsen ben "bu kadar para verip en iyi spor merkezine gidiyoruz ama burada da mantık aynı" düşüncesine kapılmaya başladım.. Neden mi? Çünkü ilk gün bizi böylesine ilgi ile karşılayan kişiler ertesi gün sanki orada yokmuşuz gibi davranmaya başladılar.. Belki ben biraz hassas bir insanım ama benim için bir spor salonunda olması gereken en önemli konulardan birisi benim egzersizlerimle gerçekten ilgilenecek birisinin bulunmasıdır. Neyse bunu da sineye çekip spora gitmeye devam ettik, ancak nerdeyse 2 ay oldu ama benim ne kollarımda ne bacaklarımda ağrı var ne de vücudumda bir değişiklik.. Birgün sevgili antrenörüme bunu sorduğumda bana dediği şuydu:  "Olur mu hiç ağırlıklarınızı kademe kademe artırmanız gerekiyordu, yoksa size söylemedim mi?" Bu soru karşısında çok sinirlensem de yapabilecek bişeyim yoktu.. Çaresiz 2 ayımın boşa geçtiğini anlayarak bundan sonraki günlere odaklandım.

Neyse ki sonraları kendi vücudumun sakatlanmadan kaldırabileceği kadar ağırlığı deneyerek buldum ve artık vücudumda gelişimler olduğunu hissedebiliyorum.

Spora benim gibi bir hikaye ile başlayacak olanlara da bu yaşadıklarımı ve düşüncelerimi anlatmak istedim ki boş yere zaman kaybedilmesin ve sağlıklı yaşam gibi güzel bir düşünce ile başlanan yol yarısında terk edilmesin..

Herkese spor dolu ve sağlıklı günler..

@giderliblog